Sayfalar

30 Ağustos 2012 Perşembe

Zaman......




30 AĞUSTOS ZAFER BAYRAMINIZ KUTLU OLSUN...

   Zaman ne çabuk geçiyor Liya artık birçok şeyi kendi yapabiliyor ve mantık yürütebiliyor. Bazen sordukları ve cevapları karşısında hayrete düşüyoruz. Bu günlerde en favori cümlelerimiz neden öyle yaptın Liya ya da neden öyle söyledin Liya dediğimizde "Neden öyle yaptım biliyor musun dur sana anlatayım" oluyor :) Bir de prenseslere takmış durumda durmadan " prensesler böyle yapmaz dimi anne, prensesler bunu demez dimi anne" cümleleri ağzında düşmüyor.
    Bu geçen zamanda değişik neler oldu 2011 eylülde benle birlikte kreşe başlayan Liya'nın Kasım-Aralık ve Ocakta ki üstüste hastalanmaları ve en son gittiğimiz doktorun bronşit olmuş demesi üzerine ben işi o kreşi bıraktı. Üzüldüm mü? Üzüldüm tabiki ortamım çok iyiydi rahattım işyerimi seviyordum en önemlisi Liya gözümün önündeydi ama yinede en başta sağlık geliyor... Kızımın sağlığını kaybetmesindense işimi kaybetmeyi yeğledim. Ama iyiki de bırakmışız kreşi çünkü o zaman bu zaman ufak tefek rahatsızlanmalar dışında çok şükür öyle çok önemli bir hastalanmamız olmadı.
     Bu yaz 15 Haziran'da Ankara'ya gittik. Temmuz 1 de Berkem'in nişanı vardı.  Gitmeden hazırlıklar epey vaktimizi aldı çünkü hem nişan hazırlığı hem hemen ardına (ayın 3'ünde) antalya tatili yorucu ama bir o kadarda keyifli bir hazırlıktı. Çok güzel bir nişan oldu düğün gibi.. Allah mutluluklarını daim etsin inş.






Nişanın 1 gün sonrası sabah 7 de evden çıktık malum Antalya Ankara'ya 7-8 saat öğlen orda olmalıydıkki otele girişimizi yaptırabilelim. Liya ilk kez denizle tanıştı çok sevdi ama sadece suyu topraktan nefret etti. ayak parmaklarının arasına giriyor diye hiç kumsala basmadı hatta denizin içinde bile basmadı toprağa. Kucakta denize girdi kucakta çıktı ve koyduğumuz yerden hiç kımıldamadı :) Kumla oynamak istediğinde ise kucakta kumların üzerine oturttuk sonrada aldık:)10 günlük güzel bir tatil sonrası tekrar evimize döndük ama çok özlemişiz evimizi 1 ay yoktuk neticede :)





    Bugün ailece Kayseriparka Emir'i dinlemeye gittik. Çünkü Liya'nın küçüklükten beri en sevdiği şarkılardan birini söyleyen kişi Emir'di. "ELİNE DÜŞTÜM AŞK" Daha yürümüyordu bile onu dinlerken. Konuşma dersen tek tük kelimeler.. O şarkıyı istediğinde ahh ahh diyip dururdu :)